İnsani Değerler ve Erdemli Sendikacılık

---

15.03.16, Mardi

Mensubu olmaktan onur duyduğumuz kadim medeniyet, insan tasavvurunu insani değerler ve erdemlilik üzerine bina etmiştir. İnsana eşrefi mahlûkat olma hazzını yaşatan bu değerlere bu gün her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. 

Uluslararası güçlerin, bir takım karanlık yapıların, güçlü ve büyük Türkiye’yi istemediği hepimizin malumudur. Her fırsatta ülkemize ve değerlerimize saldıran, bizi birbirimize düşürmeye, ayrıştırmaya çalışan bu yapılara karşı medeniyet değerlerimizi kuşanarak Yeniden Büyük Türkiye idealimizi hayata geçirme vaktidir. Biz ayağa kalkarsak Ümmet ayağa kalkar. Biz kardeşliğimize sahip çıkarsak, İslam Coğrafyası işgalcilerden arınır. Ülkemizin zaman kaybetme gibi bir lüksü yoktur. Başarısız olan kesimler ülkeyi germeye çalışa bilir, sivri dilli siyasiler halkın olmazsa olmazlarına dokunup insanımızı sokağa çekmeye çalışabilir. Karanlık lobiler tarafından mütedeyyin insanlarımızın dini, ahlaki konuları kaos ortamına malzeme yapılabilir. Yarının Türkiye'sini inşa etmek için Hak aşıkları kolları sıvarken, şer aşıkları çıkarlarını tekrar yeşertmek isteyebilir. Eski Türkiye sevdalıları demokrasi yarışında sandığa hürmeti sözde gösterip, özde kutuplaşma isteyebilir. Terör ile geleceğimizi hedef alanlar, emperyalizm ve Siyonizm severler kendi çıkarları için kendi insanını öldürüp bu suçu başkalarına da mal edebilir. Bize düşen görev dik durmak, birliğimize sahip çıkmak ve sağduyulu olmaktır.

Milletimizin değerleriyle , zekasıyla alay edenler unutmasın ki , bu millet kendisi için çalışanı da karanlık güçlerin işbirlikçilerini de asla unutmadı, unutamaz. Medeniyetimizi yok sayıp, değerlerimizi yok etmeye uğraşanları da değerlerimiz üzerinden "Yeniden Büyük Türkiye" için milletle birlikte yola çıkanları da unutmadı, unutamaz.

Bu ülkede; Milleti vesayete mahkûm edenlerin tersine, milletle birlikte siyasete yön veriliyor artık. Devleti derinlere çekenlerin tersine, Devlet milletin emrine veriliyor artık. Terörü besleyen sömürü baronlarını, her biri farklı örgütlenen terör taşeronlarını hiç akıldan çıkarmayacağız. Kardeşlik için, milli birlik için, bin yıllık desendeki beraberlik için, Çanakkale Ruhu için, proje üretenleri ve baldıran zehr-i içenleri unutmayacağız. Çünkü bu millet vefakardır, cefakardır, kendisine yapılan iyiliği unutmadığı gibi had bilmezlere haddini bilmeyi de öğretme feraset ve cesaretine de sahiptir.

Türkiye yalnızca bizim ülkemiz değil aynı zamanda bu coğrafyanın, tüm mazlumların ve ümmetin umududur. Bu umudu illa hedef almak isteyecekler. Onların mazlumlar gibi bir derdi yok, onların tek derdi; statükolarını sürdürmek. Bizim tek derdimiz ise mazlumların acısına ortak olmak, yaralarını sarmak, sorunlarına kalıcı çözüm üretmek. İşte bunun için şer ittifakları bizi hedef alıyor. Biz oyunun farkındayız. Ve bu oyunu bozacak güçteyiz.

Biz tarih yazarız. Biz çözüm üretiriz. İdeolojik değil Hak, emek ve alınteri sendikacılığı yaparız. Biz kamu görevlilerinin çıkarına olmayan hiç bir zeminde bulunmayız. Bizim yanımızda millet var. Gücümüzü onlardan alırız. Aldığımız güç ile de Toplu sözleşme masasından 213 kazanıma imza atarak kalktık. Çok şükür. Şimdi yeni kazanımlara imza atma vakti.

Bizim sendikacılığımız, sadece sendikal kazanımlarla, kamu görevlilerine kazandırmakla yetinen bencilliği reddeder. Milletimiz de kazanmalı, ülkemiz de kazanmalı, devletimiz küresel rekabetin, diplomasinin, ulusalüstü siyasetin kazanan tarafında yer almalıdır. Kazandıklarımızı kaybetmemek için istikrar her açıdan ilk şart. Siyasette istikrar, ekonomide ve diplomasi de istikrar, medeniyet duruşunda, özgürlük anlayışında, çözüm arayışında istikrar şart. İstikrarını yeniden yakalayan Türkiye’nin ise yeni ve sivil bir anayasa yapması şart.

Ayrıştırmayan, birleştiren ve özgürlükleri koruma altına alan, darbecileri etkisizleştiren, vesayeti tümüyle yıkan bir anayasa istiyoruz. Olmazsa olmazımız Yeni bir Anayasa yazılmasıdır. Yeni Anayasa bu ülkenin önündeki barikattır. Barikatları kaldırmak için tüm siyasilerin görev almasını bekliyoruz.

Bu bilinçle geçmişi unutmadan geleceğe emin adımlarla ilerlemek için erdemli sendikacılığın, kurumsallaşmanın ve akademik sendikacılığın gereklerini yerine getirmeye devam edeceğiz.